Bir sazın telinde bulurum bazen yitirdiğim benliğimi hikaye diye çocuklara anlattığım serüvenler dizilerinde ben varım hep yaşamış yada hayalini kurduğum ben ,içimdeki çocuk renginde kalan ben.....
ve bazen sezsizlik içinde kalan boş bir dünya sarar kimse olmaz zaten olsalarda duymam onları kayıtsız bir taşın üstüne oturup renk veririm ağaçlara kızıl yada sarı yeşil hep bitmiş olur
içtiğim su bal tadında aldıgım nefes gül kokusunda ve hissedemediğim aşklara duyarsız felçli bir beden olur
sonra bir ocak başında ateşi seyrederken üzerime sıçrayan kıvılcımlara inat bir sopayla kurcalarım yanan ateşi müzik çalar dinlerim ve duymam
bazen elbiselerimi çıkarırken aklıma gelir ruhumu da çıkarsam derim içimden ne
olur acaba..........
yağan yağmurda oturup camın önüne seyrettiğim insanlar ,kaçan , koşan ,zıplayan suya basarak eglenen insanlar, başını kaldırıp gökyüzüne yüzünü yıkayanlar perde sanatçıları perdenin arkasından ne kadar komik görünüyorsunuz
ve sorarsan ki aşk nedir
ne bileyim
EGER: içimdeki aşkı sorarsan yüce ve tapınılası bir aşk
Hiç görmediğim dokun madığım oksayamadığım saçlarıyla o kadar güzel bir sevgiki benim olan tek şey ondan hayali sadece…………
Kaçmak;
Bazen kaçmak istiyorum sırt çantamın içinde evin ve neresi olduğu önemli olmayan yerlere , bazen içim sıkılıyor rüyasını gördüğüm rüzgarlı bir korulukta uçuşan mavi elbiseli belli belirsiz yüzünü seçtiğim ama eli elime değecekmiş kadar yakın ve hiç tutamayacak kadar uzak olan sevgiliye ………
Gece karanlığında seçemediğim benliğimi sanki beni izler gibi hissettiğim sevgiliyi yaşamak anlamak yada bir sezsiz adam kadar içli sigara içmek
Renkleri yapmak görevi bana verilseydi acaba kırmızı yerine ne yapardım diye düşünmek beklide hayat
BELKİDEEeeee…………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………….....mutlu olmak için yaşaya bilmek HAYATI